Küba Gezi Rehberi – Küba Gezilecek Yerler
Küba Gezi Rehberi ve Küba Gezilecek Görülecek Yerler Hakkında Her Şey Bu Yazımızda. Keyifle Okuyun…
- 1 Küba Gezi Rehberi – Küba Gezilecek Yerler
- 1.1 1. Küba Ulaşım
- 1.2 2. Küba Konaklama
- 1.3 3. Küba Gezilecek Yerler – Küba Gezi Rehberi
- 1.3.1 Havana Üniversitesi
- 1.3.2 Devrim Meydanı
- 1.3.3 Havana Mezarlığı
- 1.3.4 Başkanlık Sarayı
- 1.3.5 La Habana Vieja
- 1.3.6 Plaza de la Catedral
- 1.3.7 Havana Körfezi
- 1.3.8 Küba Puro Fabrikası Partagas
- 1.3.9 Küba Atatürk Heykeli
- 1.3.10 Vinales Vadisi
- 1.3.11 Cienfuegos
- 1.3.12 Parque Jose Marti
- 1.3.13 Domuzlar Körfezi ve Trinidad gezilecek yerler
1. Küba Ulaşım
Seyahat öncesi planlama çok önemli. Özellikle bayramlarda uçak fiyatlarının yüksekliği nedeniyle seyahat bütçesi oldukça fazla. Örneğin Havana uçuşlarında Air France ve İberia fiyatları çok yüksek. Gitmeden iyice araştırma yapmalısınız. bunun için www.skyscanner.com ideal olabilir.
…ve Havana’ya doğru yola çıkıyoruz… Yolculuğumuz oldukça uzun. Paris’e 3,5 saatte uçtuktan sonra yaklaşık 10 saat daha yolumuz var.
Saat 17.40 da Havana’ya iniyoruz. Uçağımızın José Martí International Airport’a inişiyle birlikte, hepimiz için unutulmaz anılara tanıklık edecek seyahatimiz başlıyor.
Küba Gezi Rehberi – Küba’ya Küba vizesi ile gidebiliyorsunuz.
(Yeşil pasaporta vize gerekmiyor). Ancak bu vize sizi korkutmasın. 2 fotoğraf ile Küba Büyükelçiliği’ne veya vize vermeye yetkili seyahat acentesine başvuruyorsunuz.
Vize pasaporta yapıştırılmayan, iki parçalı, kupona benzeyen bir form.
Vizenin yarısı ülkeye girişte alınıyor. Diğer yarısı sizde kalıyor ve çıkışta pasaport polisi bu kalan kısmı sizden alıyor.
Küba’ya girişte ve çıkışta de Kuzey Kore ve İran’da olduğu gibi pasaportunuza giriş/çıkış damgası vurulmuyor. Bunun sebebi, Amerika’ya giriş çıkışlarda problem yaşanmaması…
Ülkeden çıkarken 25 CUC’luk çıkış vergisi ödemek gerekiyor. Küba’da iki para birimi var. Bir tanesi turistlerin kullandığı CUC (Cuban Convertible Pesos). Diğeri ise halkın kullandığı ulusal para CUP (Küba Pesosu).
2. Küba Konaklama
Küba Gezi Rehberi – Pasaport kontrolü sonrası valizlerimizi alarak bizi bekleyen otobüsümüzle Havana’nın en ünlü ve güzel oteli “Hotel Nacional de Cuba” ya geliyoruz. Otelimiz Küba’nın tek ulusal yapısı olma özelliğine sahip ve açıldığı 1930 yılından itibaren aralarında Winston Churchill, Frank Sinatra, Ava Gardner, Steven Spielberg, Uma Thurman ve daha nicesinin bulunduğu bir çok ünlü bu otelde kalmış.
Otelimizin barı La Terraza’dan nefis Malecon sahili manzarasına hakim oluyorsunuz (Eski Havana ile Vedado‘yu birbirine bağlayan Malecon sahilinde Karayip denizine bakan enfes bir manzara.)
Otel lobisinde bulunan İspanyol esintili mozaikler, deri koltuklar ve gösterişli şamdanlar oldukça etkileyici.
Otelde beklerken Mojito ikram ediyorlar. Mojito, rom, şeker ( geleneksel olarak şeker kamışı suyu), misket limonu, karbonatlı su ve naneden oluşan geleneksel bir Küba kokteyli ve oldukça lezzetli.
Odalarımıza yerleşir yerleşmez hemen aşağıya inerek Malecon sahilindeki kalabalığa karışıyoruz.
3. Küba Gezilecek Yerler – Küba Gezi Rehberi
Küba Gezi Rehberi – Sahile kurulmuş bir sahnede müzik yapılıyor. Ortalık karnaval alanı gibi. Küba’lılar müziğin sihirli ritmine kendilerini kaptırmışlar. Dans ediyorlar. Herkes çok mutlu… Bir süre daha kalıp otele dönüyoruz.
Kolay değil yaklaşık 1 gündür uykusuzum ve uzun bir yoldan geldik. Saat farkı da var. Odaya çıkıyoruz. Ancak uzun süre müziğin gürültüsünden uyuyamıyorum. Her zaman olduğu gibi beraberimde getirdiğim kitapları okumaya başlıyorum. Uykuya dalana kadar da okuyorum.
Sabah erkenden kalkarak sahil boyu yürüyorum. Kahvaltıdan sonra şehir turuna Havana Üniversitesi, Devrim Meydanı, Malecon Sahil Şeridi, Christopher Columbus Necropolis, Büyük Havana Tiyatrosu, El Prado Caddesi, Başkanlık Sarayı’nın bulunduğu modern şehirden başlıyoruz.
-
Havana Üniversitesi
İlk olarak Havana Üniversitesine gidiyoruz. Vedado bölgesinde bulunan üniversitenin 1728 yılında kurulduğunu ve ülkenin ilk kurulan üniversitesi olduğu gibi Amerika kıtasında kurulan ilk üniversitelerden biri olduğunu öğreniyoruz.
Pasaport ile ilgili tüm detayları anlattığımız yazımız burada!..
Havana Üniversitesinden sonraki durağımız Devrim Meydanı…
-
Devrim Meydanı
Devrim Meydanının İspanyolca adı Plaza de la Revolución.
Bu meydanın dünyanın en geniş meydanlarından biri olup 72 bin m² bir alanı kapladığını, Fidel Castro ve diğer pek çok politikacının halka sesleniş konuşmalarını burada gerçekleştirdiğini öğreniyoruz.
Bu meydanda Bakanlık ve diğer resmi dairelerin binaları bulunuyor. Ayrıca meydanda 109 m uzunluğundaki José Martí Anıtı ve İçişleri Bakanlığı’nın duvarında demir Che Guevara silüeti bulunuyor. Bol bol fotoğraf çekiyoruz.
-
Havana Mezarlığı
Christopher Columbus Necropolis yani Havana Mezarlığı, Devrim Meydanından sonraki durağımız. Dünyaca ünlü bu mezarlıktaki heykeller oldukça etkileyici. Uzaktan görsek bile etkilenmememiz imkansız.
Capitolio’dan kuzeye doğru ilerliyoruz. Gran Teatro de La Habana yani Büyük Havana Tiyatrosu karşımızda. Belçikalı mimar Paul Belau tarafından dizayn edilen ve 1837 yılında inşa edilen binanın dış cephesi çok etkileyici. Ön cephede heykeltıraş Giuseppe Moretti’ye ait dört adet heykel bulunuyor.
-
Başkanlık Sarayı
Yol devam ediyoruz… İlk olarak El Prado Caddesini ve Başkanlık Sarayını görmemiz gerekiyor. Orijinal adı Capitolio’ya ulaştığımızda hepimiz şaşırıyoruz.
Burası A.B.D’ nin Washington D.C şehrindeki Kongre Binası’na çok benzeyen bir yapı. 1959 yılına kadar hükümetin yönetim merkezi olarak kullanılmış, 92 m yüksekliğinde olduğundan şehrin birçok noktasından rahatlıkla görülebiliyor.
Diğer bir önemli özelliği ise dünyanın kapalı bir alanda bulunan en büyük üçüncü heykelini içinde barındırıyor olmasıymış.
Neo-klasik tarzdaki devasa yapının içerisinde kubbenin altında yer alan 25 karatlık bir elmas replikası, tavan işlemeleriyle dikkat çeken koridor Salon de los Pasos Peridos ve altın kaplamalı La Estatua de la República (Özgürlük Heykeli) ni görüyoruz .
Küba Gezi Rehberi – Yemeğimizi İspanyol mimarisinin etkileyici örneklerine sahip UNESCO’nun Tarihi Miras listesinde yer alan eski şehirdeki bir restoranda alıyoruz. Kapıda müzik eşliğinde ve Küba’nın Chan Chan ve Hasta Siempre ile beraber en meşhur şarkısı Jose Marti’nin yazdığı romantik bir şarkıyla karşılanıyoruz.
Şarkı hepinizin bildiği ve dudaklarından dökülmeyen “Guantanamera”. Şarkının adının anlamı ise Guantanamolu Kadın . Yemekte Küba mutfağını tanıma fırsatını buluyoruz. Yemek sonrası Havana’nın eski şehrinin keşfine başlıyoruz.
-
La Habana Vieja
Capitanes Generales Müzesi, Katedral Meydanı, Arms Meydanı, Morro Kalesi, Ernest Heminghway’in gittiği barlar sokağı (Calle Obispo), San Fransisco De Asis Meydanı, Handicrafts Sarayı, Villanueva Sarayı, Rom Müzesini göreceğiz.
Havana’da 2. günümüz ve elbette yollarda giden veya yol kenarına park etmiş eski Amerikan arabaları ile Rus Lada’ların hepimizi etkiliyor. Sokaklarda elinde puroları ile köşe başlarında sohbet eden ihtiyarlara rastlıyoruz. Şehrin merkezi sayılan eski şehir(La Habana Vieja) aynı zamanda tarihi en eskiye dayanan yerleşim yeri.
1.519 yılında İspanyol’lar tarafından Havana Körfezi’nde kurulan bu yer sık sık korsan saldırılarına uğramış ve bu nedenle de etrafı kaleler ve surlarla çevrilmiş. La Habana Vieja 1982 yılında UNESCO Dünya Mirasları Listesine alınmış.
Ünlü Amerikalı yazar Ernest Hemingway La Habana Vieja’da oturmuş ve burasının hayranıymış.
-
Plaza de la Catedral
Yürüyerek Plaza de la Catedral’e geliyoruz. 18. yüzyılda barok tarzında inşa edilen ve şehir Baş piskoposunun merkez katedrali olan yapının kuleleri asimetrik. Katedralin bu özelliklere sahip olan tek barok yapı olarak biliniyor.
Ayrıca, Kristof Kolomb’un bedeninin bir süre kaşife adanmış olan bu ibadet merkezinde saklandığı söyleniyor. Buradan Ernest Hemingway’in hemen her gün gittiği La Bodeguita del Medio’ya da gidiyoruz. Sıradan bir bar olmasına karşın Ernest Hemingway nedeniyle yer bulmamız mümkün değil.
-
Havana Körfezi
Katedralden Havana Körfezine doğru ilerliyoruz ve 500 yıldır Havana halkının buluşma noktası olan Plaza de Armas’a (Armas Meydanı) geliyoruz. Meydanda Küba bağımsızlık mücadelesinde payı bulunan milli kahraman Carlos Manuel de Céspedes’in de bir heykeli var.
Havana’nın tarihi ve kültürel dokusuna daha yakından tanıklık etmek için Calle Obispo’da yürümeye başlıyoruz. Yol boyunca, eski Havana evleri ile barok ve neoklasik tarzda binalar bizleri etkiliyor. El Floridita’da akşam yemeği için rezervasyon yaptırıyoruz.
Burası Hemingway’in ikinci adresi. 1920’li yıllarda inşa edilen Hotel Ambos Mundos da Calle Obispo’ya geliyoruz. Otelin içerisine giriyoruz. Hemingway bu oteli “yazı yazmak için güzel bir yer” olarak tanımlamış ve iki yıl kaldığı 511 numaralı odada Çanlar Kimin İçin Çalıyor kitabının bir bölümünü yazmış. Otelde Hemingway’in özel eşyalarını barındıran odayı ziyaret ediyoruz.
Çıkışta istikametimiz Küba barok sanatının örneklerinden Calle Obrapía. Burada üzerinde yer alan sarı renkteki Casa de la Obra Pia’yı, tam karşısında ise Casa de África’yı görüyoruz.
Yürürken birden kendimizi renkli binaların ortasında buluyoruz. Burası Havana’nın en eski meydanlarından biri olan Plaza Vieja. Meydanın tam ortasında 18. yüzyıldan kalma mermer bir çeşme var. Yorgunuz ama tütün fabrikasına da gitmemiz gerekiyor.
-
Küba Puro Fabrikası Partagas
Küba Gezi Rehberi – Havana’nın en ünlü tütün fabrikası olan Partagás’a geliyoruz. Burada 1800’lü yıllardan beri kaliteli puro üretimi yapıldığını öğreniyoruz ve puro üretiminin tüm aşamalarına yakından tanıklık ediyoruz. Otobüse biniyoruz. Capitolio’nun önünden geçerek Prado Bulvarından geçiyoruz.
Prado Bulvarında Mudéjar (İspanya Arap kültürlerinin bir karışımı) mimarisinden esintiler taşıyan 1908 tarihli Hotel Sevilla ve Havana’nın ünlü evlendirme şapeli Palacio de los Matrimonios’i görüyoruz.
Bu Meydanda Küba’nın en büyük müzesi olan Museo de la Revolución (Devrim Müzesi) yer alıyor. Müzede, 1950’lerdeki devrim ve savaş yılları ile Küba’nın İspanya’ya karşı verdiği bağımsızlık mücadelesine dair birçok eseri bulmak mümkün.
Buradaki eserlerden en ilgi çekici olanı, Che Guevara’nın gerçek boyutlardaki balmumu heykeliydi. Müzenin hemen arkasında ise Fidel Castro ve arkadaşlarını Meksika’dan Küba’ya taşıyan Granma yatı bulunuyor.
“Devrimci Kemal Atatürk, bizim esin kaynağımız oldu. 1919’da Anadolu’dan emperyalistleri atmak için, Bandırma gemisiyle Samsun’a çıktı. Büyük bir zafer kazandı. Biz de tam 40 yıl sonra, ülkemizden faşistleri kovmak için Granma gemisiyle Havana’ya çıktık. Biz de zaferle kucaklaştık.”
Bu sözler Fidel Castro’ya ait…
-
Küba Atatürk Heykeli
Yine “Ben de devrim gerçekleştirdim. Ama Atatürk’ün yaptıklarını yapamazdım. Türkler sağdan sola doğru yazarken Harf Devrimi ile tam tersi yönde yazmaya başladı. Kıyafet Devrimi ve Medeni Kanun’la kadınlara getirilen statü çok önemliydi. Ona ve devrimlerine hayranım. Kendinize başka bir önder aramayın.” sözleri de Fidel’e ait.
Kendi heykelinin dikilmesini yasaklayan Fidel Castro, Atatürk’ün büstünü Havana’ya koydurmuş. Atatürk büstünün bulunduğu yere doğru gidiyoruz. Küba’da tek siyasi bir kişiliğin heykeli olduğunu ve bu kişinin de Atatürk olduğunu öğreniyoruz. Bu yüzden Küba ve Fidel’i daha çok seviyoruz 🙂
Küba Gezi Rehberi – Akşam yemeği için El Floridita’ya gidiyoruz. Harika manzara eşliğinde, bol sohbetli ve kahkahalı soframız gece geç saatlere kadar sürüyor. Dönüşte otelimizin harika bahçesinde müzik dinleyip Mojito’larımızı yudumluyoruz.
-
Vinales Vadisi
Daha sonra Havana’da son günümüz ve Vinales&Pinar Del Rio turuna katılacağız.Sabah kahvaltısından sonra Küba’nın Dünya Koruma Mirası listesinde bulunan Vinales Vadisi’ne doğru yola çıkıyoruz. Yol boyu tütün ekili tarlaları görüyoruz.
Pınar del Rio esasen Küba’nın tarım merkezi. Halkın çoğunluğu tütün ve şekerkamışı tarımı ile uğraşıyor. S.S.C.B’nin çöküşü yüzünden etkilenen şekerkamışı ticareti yüzünden özellikle Pinar del Rio’dan büyük şehirlere (özellikle Havana’ya) göç olduğundan Pinar del Rio nüfusu çok fazla azalmış.
Pınar del Rio’daki Vinales Vadisi’nin 200 milyonluk bir geçmişe sahip olduğunu öğrenince çok şaşırıyorum. Otobüste yolculuğumuz sürerken yağmur başlıyor. Bir süre sonra otobüsün sileceklerinin hızı yetişemez oluyor yağmurun süratine.
Verandalı tahta evleriyle ve kapıları önünde iki adet tahtadan yapılmış sallanan sandalyeleriyle ünlü Vinales’e geliyoruz. 1492 yılında Cristof Colomb’un burayı gördüğü zaman “İnsan gözünün görebileceği en güzel yer” dediği vadinin bir kenarında yer alan dik ve sarp bir kaya üzerinde bulunan Brezilyalı ressam Diego Riviera’nın öğrencisi Leovigildo Gonzales tarafından yapılmış 120 metre yükseklik ve 180 metre genişliğinde Mural de la Prehistoria isimli evrim teorisini anlatan resmi görüyoruz. Etkilenmemek mümkün değil.
Küba Gezi Rehberi – Vadinin muhteşem doğasını ve mağaralarını sandala binerek görmek istiyoruz. La Cueva del Indio mağarasını gezmek için sandallara biniyoruz. Haystack Hillock dağlarının içinden geçerek heyecanlı bir deneyim yaşıyoruz.
Tur sonrası ormanın içerisinde yemek yiyerek Havana’ya dönüyoruz. Yol boyu küçük kasabalarda fotoğraf molası veriyoruz. Akşam yine otelden çıkarak sahil boyu yürüyoruz. Bu şekilde halkın yaşamına daha yakından tanıklık etme fırsatımız oluyor.
Her evin kapısı ve penceresi açık. Kapının önünde sallanan tahta sandalyeler var. Tüm aile fertleri dışarıda sohbet ediyorlar.
Sabah erkenden otelimizden ayrılarak Küba’nın sanayi şehri Kübalı Devrimci Camilo Cienfuegos Gorriarán’ın adının verildiği şehre doğru gidiyoruz. Yolculuğumuz çok neşeli ve bol kahkahalar içerisinde devam ediyor.
Minik molalarımızda süper manzaraları fotoğraflama şansı buluyoruz. Yolumuz üzerinde harika bir koyda duruyoruz. Hep beraber denize giriyoruz.
Harika bir gün devam ediyor. Ne iyi etmişiz de gelmişiz Küba’ya. Deniz harika ve balıklarla birlikte yüzüyoruz.
Öğlen saatlerinde eskiden Yelken Kulübü olarak kullanılan bir restaurant’a geliyoruz. Deniz kenarında yemek çok keyifli geçiyor. Havana’dan 250 kilometre sonra pastel renkli binalar, kiremit renkli kubbe şeklinde çatılı devlet daireleriyle dolu olan bir meydanda yolculuğumuz sona eriyor. Burası Cienfuegos’un merkezi.
Küba Gezi Rehberi –
-
Cienfuegos
Küba’nın en büyük meydanlarından biri olan Parque Jose Marti’ye doğru yürüyoruz. Tüm evlerin pencerelerinde demir parmaklıklar görüyorum. Bu demir parmaklıkların hırsızlara karşı değil kasırgaya karşı yapıldığını öğreniyorum.
ürürken bakkal benzeri yerler gözüme çarpıyor. Buralar Küba halkının temel ihtiyaç malzemelerinin devlet tarafından karne karşılığı ücretsiz verildiği bakkal benzeri dükkanlar. İçeriye giriyorum. İlk gözüme çarpanlar çocukluğumdan hafızamda kalan terazi, yumurta ve un çuvalları.
Hemen bir bilgi aktarayım. Küba’lılar ayda 15-20 USD arası para kazanıyorlar. Şimdi “Nasıl yani? Nasıl geçiniyorlar peki?” diyen sizlerin sorularınızı duyar gibiyim. Bende ilk öğrendiğimde aynı soruları sordum. Mucizeyi açıklayayım hemen.
Küba’lılar ev kirası ödemiyorlar. Temel ihtiyaç malzemelerin tamamı karne karşılığı bedelsiz veriliyor. Sağlık ve eğitim ücretsiz. Benzin Venezüela’dan…
Küba ekonomisiyle ilgili olarak ilginizi çekeceğine inandığım bazı açıklamaları da yapalım. Sovyetler Birliği 1991 yılında çöktüğünde Küba’da korkunç sıkıntılar, yokluklar devri başlamış.
Soğuk savaş zamanında Küba şeker üretiminin hemen hemen tümünü komünist blok ülkelerine satıp, karşılığında gereken gıdasının üçte ikisini, petrolünü, makine ve yedek parça ihtiyacının %80’ini bu ülkelerden sağlarmış. “Küba’nın Özel Dönemi” diye bilinen bu dönem Çin, İran ve Venezüela’dan gelen yeni yatırımlarla aşılmış.
Fidel Castro‘nun 1 Mayıs 2006 tarihinde Devrim Meydanı’nda 1 milyon Küba’lıya seslenirken halkına özveri ve sabır isteyen geçmişteki konuşmaları yerine ekonominin bütün sektörlerinde ilerleme kaydedildiği şeklinde açıklama yapması ve “ABD ambargosuna teşekkür borçluyuz çünkü bizi sıkıntılara karşı çıkmaya ve onları yenmeye zorladı” diye seslenmesi çok önemli bir dönemeç noktası olmuş Küba için…
Zaman geçtikçe, hızlı şekilde daha da farklı bir Küba oluşmaya başlıyor… Her geçen sene, Küba gitgide değişiyor. Size tavsiyem, Küba’yı mutlaka fazla vakit kaybetmeden görmenizdir.
Yürümeye devam ederken önünden geçtiğimiz her evin önünde sallanan ahşap koltuk olduğunu fark ediyoruz. Önünden geçtiğimiz evlerin kapıları sonuna kadar açık. Evlerin içerisine utanarak başımı soktuğumuzda, gelen tepkiler hep sevecen ve davetkar…
Küba Gezi Rehberi –
-
Parque Jose Marti
Küba adasının en büyük meydanlarından biri olan “Parque Jose Marti” meydanına ulaşıyoruz. Parkın etrafında devlet daireleri, katedral ve konser salonu var. Parkın kenarında park etmiş eski Amerikan arabaları gözüme çarpıyor.
Şehir 2005 yılında UNESCO tarafından Dünya Kültür Mirası Listesine dahil edilerek koruma altına alınmış. Bunun sebebinin İspanyol aydınlanma uygulamasına ait en iyi örneklerin bu kentte olması olduğunu öğreniyorum. Tomas Terry Tiyatrosu, Ferrer Sarayı (Palacio Ferrer), Valle Sarayını (El Palacio de Valle) geziyoruz.
Cienfuegos’da 1 gece kalacağız. Yağmur başlıyor. Otele gidiyoruz. Otelimiz Jagua Hotel deniz kenarında. Ama denize girmemiz mümkün değil.
Elbette ki yağmur havuza girmememiz için engel değil. Hemen havuza giriyoruz. Karayiplerde bir adada bardaktan boşanırcasına yağan yağmur altında havuz keyfi yapıyoruz.
Otelin hemen yanındaki restoran ilgimizi çekiyor. Küba’lı 2 dansçının gösterilerini seyrederek ve dans ederek geceyi tamamlıyoruz.
Küba Gezi Rehberi – Kahvaltı sonrası erkenden Trinidad’a gitmek için yine yollardayız. Yolculuğumuz her zamanki gibi keyifli sürüyor. Ama yolumuz üzerinde 400 e yakın kuş, 50 sürüngen, 26 denizde de karada da yaşayabilen hayvan,100 e yakın memeli ve 620 kelebek çeşidine ev sahipliği yapan dünyaca ünlü Asa Wright Doğa Merkezi var.
Merkezden içeriye girer girmez de cennete geldiğinizi düşünebilirsiniz. Doğası enfes… Ayrıca isteyenler merkezde timsah eti de yeme şansını da yakalıyor.
-
Domuzlar Körfezi ve Trinidad gezilecek yerler
Domuzlar Körfezi’ne doğru yola koyuluyoruz. Yolumuz üzerinde Playa Giron‘da küçük bir müze var. Müzenin önünde Castro’nun iki tankı ve Küba birliklerinin işgalcilere karşı kullandığı İngiliz yapımı Sea Fury bombardıman uçağı var.
Müze küçük ama Küba’lıların değimiyle “Yankee” emperyalizminin Latin Amerika’daki en büyük yenilgisini simgeliyor. Bu nedenle de önemi büyük. Diğer taraftan, başarısız işgalden 51 yıl sonra bu Karayip Adası Batı yarım kürede komünistlerin iktidarda olduğu tek ülke.
CIA Castro’yu öldürmek için sayısız suikast girişiminde bulundu.Ama Küba lideri 2006’ya kadar iktidardaydı.2006 da iktidarı kardeşine bırakmasının sebebi ise hastalığıydı.
Otobüsümüz durmadan Trinidad’a ulaşıyor. Trinidad ülkenin büyük yedi şehrinden bir tanesi. Esasında sabah yola çıktığımız Cienfuegos’a 80 km mesafede ama otobüsümüz ve güzergahlarımız nefis. Her yere uğrayarak ancak akşam üzeri ulaşabiliyoruz Trinidad’a… Ulaşır ulaşmaz da keşfe başlıyoruz.
Her zaman kalbimde ve anılarımda ayrı bir yeri olacak şehirsin sen… Bu sözler bir şaire ait değil.Bu sözleri ben söylüyorum.İtiraf ediyorum ki rengarenk boyalı eski evlerin, daracık kaldırımlı sokakların, mimari yapın,halkınla beni çok ama çok etkiledin.
Şimdi sizlere1988 yılından itibaren UNESCO DÜNYA KÜLTÜR MİRASI listesinde yer alan Trinidad’ı neden sevdiğimi paylaşayım.
Her şeyden önce zaman Trinidad’ta 1950 li yıllarda durmuş. Şehrin tamamına yakını tek katlı farklı renklere boyanmış evlerden oluşuyor.Şehrin arka sokakları film setleri gibi.
Burada dolaşırken ben film platosundayım hissine kapıldım.Bir tanımlama yapmamı isterseniz Trinidad için ben oyuncak gibi bir şehir derim.
Hep beraber Romantik Müzeye gidiyoruz.Burası İspanyol soylularının ziynet eşyalarının sergilendiği bir müze.
Mücevherler,porselenler,tablolar, ev eşyaları var müzede.Trinidad için oyuncak şehir dedim ya aslında eksik söyledim. Burası küçücük bir oyuncak şehir adeta. Oyuncak şehrin tarih müzesine gidiyoruz. Oyuncak şehrin Plaza Mayor Meydanı da çok küçük.
Meydanda bulunan kilise önünde bulunan satıcılar bir şeyler satabilmek umuduyla etrafımızı sarıyor.
Hava çok sıcak serinlemek için bara giriyoruz.Burası La can chan chara bar. Hepimiz La can chan chara içkisi sipariş ediyoruz. İçki bal, limon, rom, su ve buzdan yapılıyor. İçer içmez serinliyoruz. Akşam Plaza Mayor Meydanında müzik ve dans olduğunu öğreniyoruz.
Günümüz çok erken başladı ve yoğun geçti. Otele dönmek vakti geldi. Yemekten sonra yeniden Plaza Mayor Meydanına gelmeye karar veriyoruz. Otele giderek odalarımızı alıyoruz.Otelimiz deniz kenarında.Akşam yemeğine geçiyoruz hemen.
Otelden kiraladığımız araçla şehre iniyoruz. Sonunda yeniden meydana ulaştık. Meydan plastik masa ve sandalyelerle dolu. Hemen oturuyoruz. Meydanın kanı kaynıyor adeta.Canlı müzik başlıyor. Küba’lı delikanlılar turistleri dansa kaldırıyorlar. Müzik ve dans harika. Grubumuz ortama ve güzelliklere bırakıyor kendini.
Küba Gezi Rehberi – Trinidad sokaklarında kurulan pazarı dolaşıyoruz ve hediyelik eşyalar alıyoruz. Alışveriş sonrası Romantik Müze ve Iglesia Parroquial de la Santisima Trinidad Katedrali’nin bulunduğu Plaza Mayor’a yürüyoruz. Burası dün akşam geldiğimiz ve eğlendiğimiz meydan.
Katedralin yanındaki merdivenler bu gece yine Trinidad’ın en eğlenceli yeri haline gelecek diye içimden geçiriyorum. Burasının adının Casa de la Musica olduğunu öğreniyorum.
Yarın Trinidad’tan ayrılacağız. Önce Che’nin Anıt Mezarının olduğu Santa Clara’ya daha sonrada Varedero’ya gideceğiz.
Sabah erkenden kalkarak denize giriyoruz.Kahvaltıdan sonra Che’nin anıt mezarını ve zırhlı tren baskınının yapıldığı istasyonu ziyaret edip Iznaga köyüne doğru yola çıkıyoruz. Iznaga, Trinidad’a çok yakın. En önemli özelliği ise 45 metrelik La Torre Iznaga Kulesi. Kule 184 basamaklı.Zamanında köleleri kontrol amaçlı yapılmış.
Küba deyince herkesin aklına efsane lider Fidel, efsane gerilla Che ve bu iki muhteşem kahramanı tamamlayan Cienfigueras gelir.
Santa Clara Devrim Meydanı’na giderken önce Müze Trene gidiyoruz. Devriminin en önemli zaferlerinin savaşın bitimine üç gün kala Santa Clara’da yaşandığını, 28 Aralık 1958 tarihinde modern Amerikan silahlarını taşıyan trenin Santiago Cuba’ya gitmek üzere seyrederken Che Guevara ve 300 gerillanın bu treni Santa Clara’da ele geçirdiğini, trende bulunan 2900 Batista askerinin esir alındığını, bu olaydan 3 gün sonra da Batista döneminin bittiğini öğreniyorum.
Bu tren şu an Müze. Bu Tren Müzede dört vagon, ele geçirilen silahlar, iş aletleri sergileniyor. Devrim Meydanındayız. Meydanda Che Guevara’nın anıt mezarı ve Che Guevera’nın muhteşem bronz heykeli bulunuyor.
Eğlencesi, Tarihi, Ruin Bar’ları, Termal Havuzları ve Gece Hayatı’yla BUDAPEŞTE!
Küba Gezi Rehberi – Küba Gezilecek Yerler : Geniş devrim meydanında Che’nin Mozalesi, Che’nin Fidel Castro’ya yazdığı ve taş sütun üzerinde sergilenmekte olan son mektup var. Devrim Tarihi Müzesi ve Che ile birlikte hayatını kaybeden gerillaların anısına düzenlenen salonu geziyoruz.
Fotoğraf çekmek ve konuşmak yasak. Devrim Tarihi Müzesinde hatıra eşya satış mağazası var. Müzede fotoğraflar, silahlar ve savaş sırasında kullanılan eşyalar sergileniyor.
Anıt Mezar’da Che Guevara ile birlikte Bolivya’da ölen 38 gerillanın yüz kabartmaları konulmuş. Anıt mezarın içinde Che ve arkadaşlarının defnedildikleri günden itibaren 24 saat yanan meşale bulunuyor.
Che’nin mektuplarının son cümlesinde yazdığı gibi kendisini “devrimci duygularımızla selamlıyoruz” ve Santa Clara şehir merkezine doğru yola çıkıyoruz.
Ertesi gün Küba’dan ayrılıyoruz. İçimizde hüzün var ancak bu enfes ülkeye tekrar gelmek için heyecan duyuyoruz.
Küba maceramız ve anlatılacaklar bitmez dostlar… Umarız Küba Gezi Rehberi / Küba Gezilecek Yerler notlarımız size yol gösterebilmiştir 🙂
Sizin de en kısa zamanda bu güzellikleri deneyimlemeniz dileğiyle…
Aşağıdaki “Yorum” bölümümüze düşüncelerinizi eklediğiniz için şimdiden teşekkür ederiz.
Yola çıkış hikayemizi merak ediyorsanız, “Yol Aşkı El Kitabı“nı okuyun ve özgürlüğünüze “merhaba” deyin! 😉
Bu yazılarımız da ilginizi çekecektir.
- Türkiye’den Vize İstemeyen Ülkeler Hangileridir? Vizesiz Ülkeler Rehberi
- Vize için gerekli evraklar nelerdir? Vize başvurusu evrak rehberi
- Pasaport için gerekli evraklar nelerdir? Pasaport almak için başvuru yaparken nelere dikkat etmelisiniz?
- Uzun süreli vize almanın yolları nelerdir? Vizeyi daha uzun süre almak için neler yapılmalı?
- Pasaport kontrolünden rahat geçmek için ne yapmalısınız? Pasaport kontrol noktası tüyoları!
- Seyahat sağlık sigortası zorunlu mu? Seyahat sağlık sigortanız hangi risklerinizi üstleniyor?
- Ücretsiz kullanım hakkı veren “Seyahat Asistanınız” için Tıklayın!
Facebook Seyahat Grubumuza Katılmak İçin Tıklayın
Facebook Yol Aşkı Sayfası İçin Tıklayın
Instagram‘da birlikte gezmek için ise Buradayız
Bol seyahatli günlere…
Yol Aşkı Team
Küba Gezi Rehberi
A.Demir
Küba Gezilecek Yerler
Merhaba çok faydalı bir yazı olmuş teşekkürler.
Bir sorum vardi: Havana – vinales günübirlik turu nerden ayarladınız? Zor oldu mu? Otobus kaç saat surdu acaba?
Keyifle okudum yazınızı çok beğendim?inşallah bizim de Küba hayalimiz gerçek olur bir gün ? Emeğinize sağlık takipteyizzz ?
Çok beğendim???paylaşım,açıklamar çok bilgilendirici ve tatmin edici.Yolaşkı teşekkürler,gezmeden önce mutlaka fikir alınması gereken bir site olmuş???
Paylaşım için teşekkürler ??? Gerçekten fantastik bir tatile benziyor ?
Organizasyon o şekilde olduğu içindi 🙂 Casa’lar yerli halkın havasını solumak için daha ideal olabilir…
Kuba rehberiniz olmasina cok sevindim! Ilk sorum: neden casalarda kalmadiniz da oteli tercih ettiniz?
Öncelikle merhabalar. Instagram’dan girdim sayfanıza, Stockholm’u okudum. Sonra Budapeşte’yi. Tam Amsterdam’ı okuyup yorum yazıp çıkacaktım ki; ‘Küba’ başlıklı yazı dikkatimi çekti ve başladım okumaya. Bilmediğim ne çok şey öğrendim Küba ve Amsterdam yazınızda. Harika ve ilginç bilgiler eşliğinde okumaya doyulmayan şehirler, muazzam bir sayfa olmuş. Öncelikle tebrik eder sonra da teşekkür ederim bu güzel yazıları hazırladığınız için. Sevgiyle kalın.
İnşallah 🙂
Cuna her daim mistir
Çok faydalı bir yazı olmuş.. Sanırım 1 Mayısta da Küba’yı görmek gerekiyor:))
Kuba insallah bir gun gitme firsatimiz olur ve bilgileri kullaniriz ?
Şimdiden keyifli tatiller olsun ?
Tarihi dokusu bozulmadan gitmek çok istiyorum. Listemde! Çok bilgilendirici bir yazı olmuş, teşekkürler
Umarım bol bol seyahatleriniz olur 🙂
Çok gitmek istediğim bir yer… hayalim… inşallah birgün giderim ??
Şimdiden keyifli seyahatler ☺️
2018 yazında kesinlikle kübadayım ve bu yazdıklarınızı dikkate alıcağım teşekkürler
Teşekkürler 🙂 Bol ve keyifli seyahatleriniz olsun.
Harika bir yazı, tam da seyahat planları yaptıgım bu donemde cok faydali ipuclari icin tesekkurler 🙂